Fibromiyalji Tedavisinde Akupunktur Ozon Tedavisi Ve Bitkisel Desteklerin Önemi

Fibromiyalji kronik bir kas iskelet sistemi hastalığıdır. Başlıca semptomları kişide yorgunluk, uyku bozukluğu, kas krampları, depresyon ve yaygın ağrı ile yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir. Hastalığın görülme nedenlerinden biri de aşırı stres serotonin hormonu bozukluğu, sinir sistemindeki değişimler ve genetik faktörler etkili olmaktadır. Tüm yaşlarda görülebilen fibromiyalji semptomları kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülmektedir.  Fibromiyalji tedavisinde hastalar dengeli beslenmeli, düzenli uyumalı ve stresten arındırılmış bir ortamda olmalı ve yaşam tarzında küçük değişiklikler yapmalıdır.  Aksi takdirde vücut stresli yaşamda dinlenemeyeceği için en ufak bir sorunda tekrarlayarak ağrılara sebep olabilir. Fibromiyalji için kesin bir tedavi uygulaması yoktur. Ancak etkili tedavi metotları ile ağrılar hafifletilebilir ve de azaltılabilir. Tedavinin sürdürülebilir ve olumlu sonuçlanabilmesi için kişiye özel bir program hazırlanarak bu yönde istenen sonuçlar elde edilebilir.

Fibromiyalji Tedavisinde Akupunktur 

Fibromiyaljide akupunktur tedavisi, vücudun belli noktalarına çok ince iğneler batırılarak uygulanır. Bu sayede sinir sistemindeki uyarıcı maddeler ve kan akımı artırılarak ağrının azalması sağlanır. Akupunktur beyinde endorfin ve serotonin salgılanmasını uyararak beyni sakinleştirir. Vücutta çeşitli tipte oluşan ağrıları ve iltihapları azaltmak için yaygın olarak kullanılır. Akupunktur vücudumuzda bulunan enerji sistemlerini düzenler. Ağrı kontrolünde, uyku kontrolünde ve psikolojik durumun düzenlenmesi durumunda faydalanılan bir yöntemdir. Akupunktur ile hastalar kendilerini zihinsel olarak daha iyi hissederler. Bu sayede kas ve iskelet sistemi tedavisinde etkili olan akupunktur uygulaması, vücutta oluşabilecek sorunlar karşısında oldukça fayda sağlar. Akupunktur, diğer tedavi yöntemleri ile kombine edilerek güvenilir bir şekilde uygulanmaktadır.

Fibromiyalji Tedavisinde Ozon 

Fibromiyalji ozon tedavisinde oksijen alımı kişilerde yorgunluğu, depresyonu ve baş ağrısını azaltır. Savunma sistemini ve bağışıklığı güçlendirerek kişinin performansını %25 artırır. Ozon tedavisi ile kan hücrelerinin akışkanlığı artar ve hücrelerin gereksinim duyduğu yaşamsal maddelerin dolaşımı hızlanır. Böylece vücut kendini doğal yollardan iyileştirir. Fibromiyalji tedavisinde kişi kendini hep yorgun ve halsiz hisseder. Ozon tedavisi sayesinde ise kişi kendini enerjik ve dinamik hissettiğini görür. Majör tedavisi ile hastaların ağrıları azalırken, ozon enjeksiyonu ile tedavi edilecek bölgenin kanlanması artarak kas spazmları açılır ve hareket kısıtlığı yaşayanlarda iyileşme görülmeye başlar. Ozon tedavisi, fiziksel aktiviteyi kısıtlayan ve psikolojik olarak hastaları etkileyen durumları ortadan kaldırır. Oksijen verilen dokuların iyileşmesi sağlanır. Kan ve dokular temizlendiği için detoks etkisi yaşanır. Böylece hastaların çoğunluğu kendilerini çok daha iyi hissederler.

Fibromiyalji Tedavisinde Bitkisel Desteklerin Önemi

Fibromiyalji hastaları için doğal ve bitkisel çözüm yöntemleri bulunmaktadır. Kas ve eklem ağrılarına iyi gelebilecek bitkileri kullanmak şiddetle tavsiye edilir. Çeşitli bitkiler, kürler ve çaylar ile yapılan karışımlar sayesinde şikayetlerde azalma ve tedavide faydalı etkiler görülebilme olanağı sağlar. Bitkisel desteklerin kullanımı ile hastalarda pozitif etkiler görülebilir. Bu yüzden bazı bitkisel kürler yapılarak kas ve iskelet sistemindeki ağrılardan kurtulabilirsiniz. Bunlar;

Sarı Kantaron

Depresyon tedavilerinde kullanılan sarı kantaron, fibromiyalji ile ilişkilendirilen semptomlardan birisidir. Sarı kantaron bitkisi ağrılara iyi gelir ve uykusuzluğu tedavi etmekte oldukça başarılıdır. Çay yapılarak tüketilebilir.

Çoban Çantası

Çoban çantası vücudun birçok bölümünde faydalı olmaktadır. Çoban çantası vücuttaki zararlı maddeleri ve kan akışını hızlandırarak kanın pıhtılaşmasına yardımcı olur. Kalsiyum içeriğine sahip olan şifalı bitki kemik sağlığına faydalıdır.

Çoban Çantası Kürü

Kaynamış olan bir bardak suyun içerisine bir tatlı kaşığı çoban çantası ekleyerek  3 dakika kısık ateşte demleyin. Akşam yemeğinden 2 saat sonra bir bardak tüketilmelidir.

Karabaş Otu

Karabaş otu pek çok hastalığa iyi geldiği için birçok alanda kullanılmaktadır. Bitkiden yağ elde edilerek masaj ile vücuttaki kaslar gevşetilir. Kan dolaşımını hızlandırır ve uykusuzluğa iyi gelir. Kas ağrılarını ve kas yorgunluğunu gidermektedir.

Karabaş Otu Kürü

Kaynamış olan bir bardak suyun içerisine bir tatlı kaşığı karabaş bitkisini atın ve 7 dakika kaynatın. Kaynadıktan sonra süzün ve akşam yemeğinden 2 saat sonra tüketin.

Susam Yağı ve Acı Elma Yağı

Susam yağı Vitamin ve mineral bakımından vücudumuz için faydalıdır. Kemiklerin korunmasına ve kemiklerin gelişimini desteklemesine yardımcı olmaktadır.

Acı Elma Yağı 

Depresyona, endişeye ve strese iyi gelir. Psikolojiyi olumlu yönde etkiler.

Susam Yağı ve Acı Elma Yağı Kürü

Bir tatlı kaşığı susam yağı ve bir çay kaşığı acı elma yağını karıştırın. Ağrıyan bölgeye sabah akşam 15 dakika boyunca masaj yaparak uygulayın.

Fibromiyalji İçin Kullanılabilecek Öz Yağlar

Fibromiyalji semptomları için etkili ve doğal olan öz yağlar, anksiyete belirtilerini ve kronik ağrıları azaltır. Seyreltilerek veya aromaterapi tekniği gibi havaya yayabilirsiniz.

Lavanta Öz Yağı 

Kokusu ile sakinleştiren ve stres giderici özelliği olan lavanta öz yağı, ağrı kesici olarakta kullanılır. Düzenli masaj yapılarak uygulandığında kas ağrıları, romatizma ve bel ağrıları için faydalıdır. Lavanta yağı aromaterapide yaygın olarak kullanılır.

Nane Öz Yağı

İçerisindeki bileşenler sayesinde doğal bir ağrı kesici olan nane yağı, baş ağrılarını, eklem ağrılarını ve kas ağrılarını geçirir. Nane yağı antiseptik etkisi ve hoş kokusu ile şifa sağlar.

Okaliptus Öz Yağı 

Sinir ve stresten dolayı oluşan kas ağrılarının giderilmesine yardımcı olur. Sakinleştirici ve ferahlatan kokusu ile dinginlik sağlar. Okaliptus yağı, eklem ve baş ağrısı sorunlarında ağrı kesici özelliğe sahiptir. Bitkisel içerikli tedaviler kullanılmadan önce mutlaka doktora danışılmalıdır.